ŞEHİR YARALARI
Ş ehir büyüdükçe belki de aşklar küçülüyor.Hele de istanbul'dahızlı yaşanıyor,tüketiliyor aşk.''Fast-food'' gibi.Tanışıp çıkmalar hemen,öpüşüp koklaşmalar hemen,yatıp kalkmalar hemen.Mektuplaşmak yok.Birlikte aynı kitapları okumalar,o kitap hakkında konuşmalar,sinemaya,konsere,akşam yemeğine,tatile gitmeler yok.Göz temasları,gülümsemeler,şefkatli bir dokunuş,sadece iki kişinin bildiği şifreli bir seni seviyorum sözcüğü de yok.Akşam ayrı düştün de göreceğin gelse,özlesen kalkıp gidemezsin. Şehrin büyümesi hayatı da jenerik tarzda yaşatıyor.Her şeyden bir lokma keyif alınabiliyor...Bizim filmlerimiz,dizilerimiz,kent insanımızın düşlerini ,ideallerini,mücadelesini,aşklarını yansıtmıyor ki teselli olsun.Aşiret dizileri iyi hoş da,biz neresindeyiz?Ally Mc Beal,Sex in the City seyrediyor kentli kadınlar.İzledikleri anları paylaşmak için.Ama hiç öyle olamayacaklarını bilmenin sırrını yaşayarak.Aslında onlarında şehirleri büyük.Mesele de orada.Kaybolmaya,yalnızlığa